Tülay
KORKMAZ
Şehit Düştüğü Tarih: 19 Kasım 2001
Şehit Düştüğü Yer: İstanbul Bayrampaşa
Devlet Hastanesi
Doğduğu
Tarih: 24
Eylül 1976
Doğduğu Yer: Hatay, İskenderun
Mezar Yeri: Hatay, İskenderun
Tülay
Korkmaz, emperyalizmin devrimcileri teslim alma saldırısına karşı
gerçekleştirilen Ölüm Orucunun 193. Gününde Bayrampaşa Devlet Hastahanesi’nde şehit düştü. Ölüm orucunun 130’lu günlerinde durumunun
ağırlaşması nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı ve iki ay boyunca hastanelerde
zorla müdahale işkencesi altında tutulmuştu. Ama onu yolundan döndüremediler.
Liseye
başladığı yıllardı. Devrimci olan bir yakını ona mektuplar yazıyordu.
Mektuplarda Tülay’a “ülkede yaşanan
adaletsizliklerden, yoksulluklardan, sosyalizmden bahsediyordu.” Ama bunlar
onun çevresine oldukça uzaktı. O yine de yazılanları anlamaya çalıştı. Anlatılanlarda
farklı bir şey olduğunu hissediyordu. Devrimcileri tanımıyordu. Çevresinde
yoktu. Mücadele dergisini alıp okumaya başladı. “Bu arada mektuplar devam ediyor ve bana devrimcileri anlatıyordu. Devrimci
ilişkileri, yaşam tarzını anlatıyordu. Kendi yaşam tarzımdan çak farklı bir yaşamdı
bu.”
95
1 Mayısında Adana'da 1 Mayıs mitingine gitti. Orada aradığı korteji buldu ve
devrimci hareketle tanıştı.
Mücadeleye
katılmalı, anlamalı, öğrenmeliydi. O zaman gündemde olan kayıplar kampanyasında,
seçimleri protesto kampanyasında pankart asma, bildiri dağıtma gibi eylemlere
katıldı. Düşünceleri netleşmişti: “Ben devrimcilik yapmak istiyordum. Özellikle
devrimci tercihlerim bu süreçte 96 Ölüm Orucuyla netleşti diyebilirim.”
1996
yılında Çukurova üniversitesi hemşirelik bölümünü kazandı. Okula gider gitmez,
hemen görev üstlendi. Adana gençlik örgütlenmesiyle ilgilenmeye başladı. Kısa
süre sonra gençliğin merkezi koordinasyonunda yer aldı ve Akdeniz gençlik
sorumluluğuna getirildi. Bölgede ve illerde gençlik örgütlenmesini oturtmaya,
olmayan yerlerde yaratmaya çalıştı. 28 Nisan’da Antakya'da gözaltına alındı ve
ifade vermedi. Hızla gelişiyordu. Hızla öğreniyor, kavrıyor, uyguluyordu. Genç
insanlarımızın süratle gelişmelerinin, sorumluluk almalarının örneklerinden biriydi.
Yapamam yoktu onun literatüründe. Bilmedikleri çoktu,
ama cevabı yine de yapamam olmuyordu, “bilmiyorum, ama öğrenir, yaparım.”
Cevabı buydu hep; ve yapardı da. Gerçekçi, kendini aldatmayan,
bilgi ve deneyimi birleştirip sonuç alandı. Bu gelişimi içinde, Akdeniz, Ege ve
Kürdistan’daki gençlik örgütlenmesiyle ilgilenmeye başladı.
Öğrendikçe
kendine güveni arttı. Güçlendi. Halkını, hareketini, düşmanı tanıdı.
1998
ortalarında İstanbul'da illegal alanda istihdam edildi ve çeşitli görevler
üstlendi.
1999
17 Kasım’ında gözaltına alındı. 7 gün gözaltında tutuldu. İşkencecilere ifade
vermedi. Onlarla tek kelime konuşmama tavrı aldı. Direncini kırmak için şubeye
babasını getirdiler. Babasıyla da tek kelime konuşmadı. İşkencecileri çaresiz
bıraktı. Tutuklanarak Ümraniye hapishanesine konuldu.
Hücre
saldırısı gündeme geldiğinde, o her zamanki gibi, görev üstlenmeye hazırdı.
Kafasında
her şey netti. Şöyle diyordu gönüllülük yazısında:
“Zorlu bir süreçle yine karşı karşıyayız.
Düşman devrimci iradeyi, düşünceyi, halkımızı teslim almak istiyor. ... Yeni
bir çarpışma bizi bekliyor... Yine bedel istiyor düşman, bu sefer bedellerimiz
daha ağır olacak, daha çok şehit vereceğiz. Düşman devrimci düşüncenin,
iradenin asla teslim alınamayacağını bir kez daha bu direnişimizle görecek.
Şehitlerimizle bu irade savaşını kazanacağız.”
(Yukarıdaki
özgeçmiş bilgileri, DHKC Basın Bürosu'nun 19 Kasım 2001 tarihli, 226 No’lu açıklamasından alınmıştır.)
***
Tülay
Korkmaz'ın Gönüllülük Yazısı
PARTİME,
Merhaba
Zorlu
bir süreçle yine karşı karşıyayız düşman devrimci iradeyi, düşünceyi, halkımızı
yine teslim almak istiyor. Saldırılarını boyutlandırıyor.
Düşmanın
saldırılarını ve sürecin önemini biliyoruz. Yeni bir çarpışma bizi bekliyor, düşmana
karşı yeni bir irade savaşına giriyoruz.
Yine
bedel istiyor düşman, bu sefer bedellerimiz daha ağır olacak, daha çok şehit vereceğiz.
Düşman devrimci düşüncenin, iradenin asla teslim alınamayacağını bir kez daha
bu direnişimizle görecek.
Şehitlerimizle
bu irade savaşını kazanacağız.
Evet zaferi biz kazanacağız,
tüm benliğimle buna inanıyorum. İnanıyorum çünkü biz güçlüyüz. Parti Cepheli
olmak gerçekten çok büyük bir güç, bu güçte tarihimiz var değerlerimiz
şehitlerimiz var.
Ve
ben de bu güçle bu direnişte en ön safta olmak istiyorum. Partim eğer beni
böylesi bir göreve layık görürse büyük bir onur duyarım.
Selamlar
saygılar...
TÜLAY
KORKMAZ
Hakkında
Daha Geniş Bilgi İçin...